Babalar Günü Kutlu Olsun

Sevgili Meslektaşlarım, aramızda bazılarımız baba olmak onuruna ulaşmış, bazızı baba göğsü kabartan evlatlar olmuş, bazılarıda yaşlı babasını baş tacı ederek ömrünün son demlerinde hayr dualarını almayı başarabilmiştir.
Bizler özellikle Eczanelerimizde öylesi tablolarla karşılaşırız ki: Kimi zaman gerçekten bir babanın oğlu gibi, kimi zaman bir baba gibi, kimi zaman da babalar babası gibi, bizlere yüklenen rol modelleri üstlenir ve bir tiyatrocu ustalığıyla rolümüzü hayata geçiririz.
bu ve yeri geldiğince zikrettiğimiz bir çok nedenlerle Eczacının toplum içinde konumlandırıldığı yer vevdeğer tartışılmazd, ve sorumluluk yükleyicidir.
Tüm bu nedenledir ki, müşterilerimizin bize biçtiği ve bizden beklediği pek çok rolün üstesinden geliriz. Bu özel günde de eminim ki Eczanemize gelen Babasız evlatlara baba, Evladının ihmal ettiği Babalara da Evlatlık görevlerini üstlenmişizdir.
Böylesi ulvi bir görevi, hem sağlık hizmeti, hem de insanlık bilinci aşılayarak yapan, baba olan ya da babası olan, bütün meslektaşlarımın BABALAR GÜNÜ nü tüm kalbimle kutluyor, Babam için yazdığım bir şiirimi hepimizin babalarına ithaf ediyorum.

BİN YAŞLIM

BİN YAŞINA GİRMİŞTİ SANKİ
BİLGELİK ONUN GÖMLEĞİYDİ
İNSANLIK ÇORABI BİN YAMALI
CESARET YÜREĞİYDİ,ZÜMRÜT KAKMALI

KARANLIĞI AYDINLATIR, NURUMDU
İKİ GÖZÜM, ELİM AYAĞIMDI
BİN YILDIR KAHIR TAŞIYORDU
BİN YILDIR KOLUM KANADIMDI

BİN YAŞINA GİRMİŞTİ İKİ GÖZÜM
OMUZLARI SOLUK, TOZLU, TOPRAKLI
DERİN ÇİZGİLER ALINDAN KAŞLARA
KAŞLARA Kİ ÇATACAK MECALİ YOK

TUBA AĞACIYDI, KÖKLERİ CENNETTE
DALLARI HAYATIMA UZANAN
YAPRAKLAR YÜREĞİME SU SERPERKEN
ÇİLEYDİ MEYVESİNDE KIZARAN

SÖYLE BANA İKİ GÖZÜM
KİMDİR SANA ZULMEDEN
AĞULAR SIZAR DARAĞACINDAN
DÜŞER TOPRAĞI YAKAR

TOPRAK YANAR, BEN YANAR
BEN YANARIM, GÜN KANAR
KORKU DAĞLARIMA ÇÖKER
BİN YAŞLIM ÜSTÜME SEVGİ ÖRTER

AH NASIRLI PARMAKLARIN
KADER ÇİZGİLERİNDE NE PATİKALAR
BASACAK YOL OLDU BATAKLIKTA
YUFKA YÜREĞİNDE PATLATTIĞIN KAYALAR

SEVDAN ATEŞİMİ AZDIRIR
BİR YANARIM, AMİD AYDINLANIR
SEVDAM YÜZ, BULMAZ SOLARIM
SOLAR UMUDUM, OLURUM KARA AMİT

BİN YAŞLIM BU GÜN YİNE DARDA
TUZU YAKAR, ÇATLAKLAR ANLINDA
BİR LOKMA EKMEK, BİR YUDUM SU
KATIĞIDIR, ONUN SEVGİ AŞINDA

SU İÇEMEZ ÇALIŞMAZSA
EKMEK YİYEMEZ TERLEMEZSE
ZİNDAN OLUR CENNETİ
EKMEK TAŞTAN ÇIKMAZSA

BİN YILDIR SUYUNU SIKAR TAŞIN
BİN YIL DAHA TAŞTAN ÇIKARIR EKMEĞİ
O DEĞİLMİDİR Kİ DİŞLERİNİ KIRAN
BİN YILLARDIR TAŞLAŞMIŞ EKMEĞİ ISIRAN

KIYAMAM SANA İKİ GÖZÜM
AŞIM, EKMEĞİM, SUYUM, SOLUĞUM
NEFESİM KESİLİR, DİLİM TUTULUR
BÖYLE GİTMEZ BENDE BOĞULURUM

ÇİLE ÇEKİLMEK İÇİNDİR
ENGELLER AŞILMAK İÇİN
MEVLAM SABIR VERMİŞ
DAĞLAR DEVRİLMEK İÇİN

ÇİÇEĞİMİ VERİN BANA
BİN YILLIK HASRETTEYİM
KOKLAYAYIM SEVEYİM
BİR SANİYESİNE, BİN YIL DAHA BEKLİYEYİM

DUDAKLARINDAKİ ÇATLAKLAR SIZLAR
GÖZÜM, GÖNLÜM ARZULAR
ŞİMŞEKLER UFKUMDA ÇAKAR
BİN YAŞLIMI SAKLAR YILDIZLAR

YILDIZLAR Kİ, ALTINDA TÜRKÜLER
HOYRATLAR SÖYLERİZ ÖZGÜRCE
ÖZGÜRCE HAYKIRIRIZ BİN YILLARA
EYY BİN YAŞLIM;
EYY BABAM;
UNUTMADIM SENİ,
UNUTMA Kİ; SEVGİN DAĞLARI YAKAR
BENİ YAKAR, YÜREĞİM YANAR
KÜL OLURUM, SEN OLURUM
BİN YILLARA DOLAR
BİN YIL YANARIM
SENİ YANAR, SENİ ANARIM

14–06–2002
Ecz. İbrahim YAVUZ
[email protected]

Önceki Uzm.Ecz.İbrahim YAVUZ Yazıları